Güneydoğu Asya’da e-ticarette belirgin bir artış göze çarpıyor. 2021 yılı itibariyle bölgenin yüzde 75’inden fazlası internet kaynaklarına erişim sağlayabiliyor. Araştırmalara göre, pandemi sürecinde bölgede yaşayan 70 milyon kişinin ilk kez e-ticaret kanalları üzerinden alışveriş deneyimi yaşadığı yaşadı.
Pandemi, dünya genelinde tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarını ve harcama modellerini büyük ölçüde değiştirdi. E-ticaretin tüketiciler tarafından benimsenmesi, her türlü ihtiyaç için online platformlara olan yönelim arttıkça büyük ölçüde hızlanırken, markalar bu süreçte müşterileri kazanmak için ürün tekliflerine ve fiyatlandırmaya odaklanmakla beraber tüketicilerle kurdukları bağlantılarda özgün olabilmek için pek çok çalışma yürütüyor.
Güneydoğu Asya’da e-ticaret deneyimi yaşayanların sayısı artıyor
E-ticaret ekosisteminde yaşanan artış, özellikle Güneydoğu Asya’da e-ticaret ekosisteminde belirgin bir şekilde öne çıkıyor. 2021 yılı itibarıyla bölgenin yüzde 75’inden fazlası internet kaynaklarına erişim sağlayabiliyor. Bu durum Güneydoğu Asya’yı en yüksek internet penetrasyon oranına sahip bölgelerden biri haline getiriyor. Bölgedeki sektör araştırma firmalarının verilerine göre, pandemi sürecinde bölgede 70 milyon kişinin ilk kez e-ticaret kanalları üzerinden alışveriş deneyimi yaşadı. Buna göre, müşterilerin ürün ve hizmet için online alışveriş platformlarına daha fazla yöneldiği görülüyor.
2022 yılında Güneydoğu Asya’da e-ticaretin, tüketici alışkanlıkları ve tercihlerinde yaşanacak olgunlaşma ile beraber büyüme ivmesini devam ettirmesi bekleniyor. Markalar hızlanan rekabet ortamında öne geçmek için ortaya çıkan trendlere hızlı yanıt vermeye çalışırken, bunu yapmak için, e-ticaret seçeneklerini geleneksel sektörlerin ötesine genişleterek, sosyal ticaretin yükselişinden yararlanmaya ve müşterileriyle anlamlı ve kalıcı ilişkiler kurmaya odaklanıyor.
E-ticaret, süper uygulamalarla farklı bir boyut kazanıyor
Güneydoğu Asya’da e-ticarette yaşanan büyüme moda ve güzellik gibi geleneksel sektörlerin yanında günlük ihtiyaçları kapsayan pek çok sektörü ekosistemin bir parçası haline getirdi. E-ticaret, kullanıcıların farklı ürün ve hizmetlere tek bir uygulamayla erişebildiği ‘süper uygulamaların’ yükselişiyle farklı bir boyut kazanıyor. Kusursuz bir tüketici deneyimi sunmayı amaçlayan süper uygulamalar, tüketicilerin aynı uygulama ekosistemindeki çeşitli ürünler için satın alma yapabilecekleri sorunsuz bir süreç sunuyor.
Pandemi dönemi, tüketicilere e-ticaretin kolaylığını ve herhangi bir endüstrinin müşterilerine ulaşmak için e-ticaretten nasıl yararlanabileceğini gösterdi. Bu dönemde markalar, geleneksel e-ticaret sektörlerinin ötesine geçerek tüketicilere çeşitli online ürün kategorilerinde alışveriş yapma seçeneği sundu ve tüketicilerinin online olarak satın aldıkları ürün ve hizmetlerin çeşitliliğine ilişkin beklentilerini artırdı.
Sosyal ticaret, en çok tercih edilen alışveriş kanallarından biri haline geldi
2021 yılında, sosyal ticaretin popülaritesi artarken, sosyal medya aracılığıyla gerçekleştirilen satışlar ikiye katlandı. Sosyal ticaretin önümüzdeki süreçte daha fazla ivme kazanması ve 2025 yılına kadar Güneydoğu Asya’da e-ticaret ve dijital ekonominin 300 milyar dolara ulaşmasına katkıda bulunması bekleniyor. Bölgede, tüketicilerin yüzde 40’ından fazlasının ayda bir veya iki kez sosyal medya platformundan alışveriş yaptığı görülüyor. Sosyal ticaret, geleneksel mağazaları geride bırakarak bölgedeki en çok tercih edilen alışveriş kanallarından biri haline gelmiş durumda.
Sosyal ticarette yaşanan bu ivmelenme sonucunda Facebook ve Instagram gibi sosyal medya devleri, ara yüzlerini özel alışveriş işlevleriyle güncelliyor. TikTok gibi platformlar da son dönemlerde kullanıcıların “TikTok Keşif” sayfalarında gördükleri ürünleri satın alabildiği hashtag’ler ortaya çıkardı. Bu hashtag altında yer alan ürünleri viral olan markalar da satış gelirlerinde artış yaşarken, platform işletmelerin TikTok’u bir ticaret kanalı olarak kullanmalarına olanak tanıyan TikTok Shopping’i kullanıma sundu.
Markaların tüketicilerle bağlantı kurarken özgünlüğe öncelik vermesi gerekiyor
Tüketiciler alışverişlerinde ürün kalitesi ve uygun fiyatlı ürünlere yönelirken, bununla beraber marka amacına her zamankinden daha fazla değer vererek markaların kendileriyle dürüst ve şeffaf bir iletişim kurmasını bekliyor. Sürdürülebilirlik tüketiciler arasında günden güne daha önemli bir hale gelirken, tüketiciler etkileşimde bulundukları markaların kendileri ile benzer değerleri paylaşmasını bekliyor.
Yapılan araştırmalara göre, Güneydoğu Asya’da e-ticaret tüketicilerinin yarısından fazlası, deneyim ve sürdürülebilirlik gibi nedenlerden dolayı platform değişikliğine gidiyor. Pandemi sonrasında toparlanma dünya genelinde hızlanırken, markaların e-ticaret pazarında mevcut fırsatlardan nasıl yararlandıklarına yakından dikkat etmeleri ve müşterileriyle gerçekten bağlantı kurmak için geçmiş ürün fiyatlandırmalarına bakmaları gerekiyor.
