“Çevrim içi ve çevrim dışı dünyaları bir araya getiren sanal bir dünya” olarak tanımlanabilecek metaverse, son yılların en popüler kavramlarından biri haline geldi. Pek çok farklı konuda çeşitli değişimler yaratan sanal evren, e-ticaret deneyimlerinin özelleştirilmesinde de yepyeni olanaklar ortaya çıkarıyor. Tüketicilerin alışveriş deneyimlerini daha sürükleyici bir hale getiren sanal evren, markaların müşterilerle daha sağlam bağlantılar kurmasını sağlıyor ve ortaya çıkan bu durum tüketicilerin harcamalarında gözle görülür bir artışa neden oluyor.
Peki, sanal evrenin geleceği ne olacak? Sanal evren markalara nasıl bir gelecek vaat ediyor? Metafluence Kurucu Ortak ve CEO’su Emin Vali, bu soruları WORLDEF Magazine için cevapladı.
“Metaverse, konsept olarak 30 yıldır var”
Emin Vali, sanal evrenin, bir konsept olarak 30 yıldır var olduğunu; Facebook’un şirket ismini “Meta” olarak değiştirmesinden ve şirketin tamamen bu alana odaklanacağına karar vermesinden sonra “metaverse” kavramının dünyanın gündemine oturduğunu vurguladı.
“Aslında, sanal evren kendi başına bir teknoloji olmayıp, mevcut teknolojilerin sinerjisinden yani bir arada çalışmasından meydana gelir.” diyen Vali, şöyle devam etti; “Daha açık olmak gerekirse, sanal evren, yıllardır kullanılmakta olan ve pandemi ile katlanarak artan sanal gerçeklik, sosyal oyunlar, blockchain gibi trendlerle birlikte çalışan 3D dünyaların birleşimidir. Sanal evren, hayatın farklı alanlarındaki kullanıcılara yeni fırsatlar sunmanın yanı sıra markalar ve şirketler için de yeni fırsatlar sunuyor.”
“Markalar sanal evrendeki yerlerini almak için adeta bir yarış içinde”
Metaverse evrenine yönelik yatırım gerçekleştiren markaların sayısında yaşanan artışa da değinen Vali; giyim, otomobil, sosyal hizmetler ve diğer endüstrilerde yer alan markaların sanal evrende yerlerini almak için adeta bir yarış içinde olduklarına dikkat çekiyor.
Sanal evren üzerinde gerçekleştirilen satışların markaların gelirleri üzerinde önemli etkilere sahip olduğunu vurgulayan Vali, “Örnek olarak, giyim sektörünü ele alırsak, metaverse’de giyim markaları (Adidas, Nike, Gucci ve diğerleri) sadece reklam ve ürün değil, aynı zamanda sanal kıyafetler de satıyorlar. Üretim maliyeti olmayan ve tamamen duygusal ürünler olan Avatar giyim, tekstil sektörü için yeni gelir fırsatları yaratıyor.” ifadelerini kullandı.
“Geniş kitlelerin metaverse’e dahil edilmesi birkaç yıl daha sürecektir”
Değerlendirmelerinin son kısmında metaverse kavramının 30 yıllık geçmişine rağmen son yıllarda yaşanan teknolojik gelişmelerle büyüdüğünü ve halen çok genç bir kavram olduğunu belirten Vali, bu noktada markaların dikkat etmesi gereken pek çok nokta olduğunu söyledi.
“Sanal evrenin hala çok yeni olduğunu ve sadece yeniliklere meraklı insanlar tarafından kullanıldığını unutmamalıyız.” diyen Vali, sözlerini şöyle noktaladı; “Geniş kitlelerin sanal evrene dahil edilmesi birkaç yıl daha sürecektir. Dijital yaşamın 2D’den 3D’ye geçişi bu süreci daha eğlenceli, markalar için de insanlarla etkileşim imkânlarını daha etkili hale getiriyor.”
WORLDEF Magazine tüm sayıları için tıklayın!
WORLDEF Magazine 18. sayısını ücretsiz indirmek için tıklayın!
