Ara
Close this search box.

UPS Türkiye Ülke Müdürü Burak Kılıç: Pazarlar ve ihracatçılar arasında köprü oluşturmaya devam ediyoruz

UPS
UPS

UPS, Türkiye’deki stratejik yatırımları, global lojistik ağı ve müşterilerinin ihtiyaçlarına odaklanan çözümleri ile biliniyor. Global lojistik şirketi, hızlı, güvenilir ve kapsamlı paketleri ile özellikle e-ticaret ve e-ihracat firmalarına önemli imkanlar sağlıyor. Burak Kılıç, 2018 yılından bu yana UPS Türkiye Ülke Müdürü olarak görev yapıyor. Kılıç, UPS’teki serüveninden deneyimlerine, UPS’nin yatırımlarından hizmetlerine kadar birçok konuda WORLDEF Magazine’e açıklamalarda bulundu.

Burak Kılıç’ın UPS serüveni

Burak Kılıç, UPS’teki kariyerine 2009 yılında, şirketin satın aldığı Türkiye’deki servis sağlayıcısı Ünsped Paket Servisi San. ve Ticaret A.Ş.’nin entegrasyonu sürecinde başladı. 2010 yılında UPS Türkiye Endüstri Mühendisliği müdürü görevine getirildi. Bu süreçte Türkiye’de Endüstri Mühendisliği fonksiyonunun kurulmasından sorumlu oldu. 2014 yılında Türkiye Ülke Operasyon Direktörlüğü görevini yürütmeye başladım. Eylül 2016’da; Türkiye, Polonya, Rusya, Çekya, Avusturya, Macaristan, Bulgaristan, Yunanistan ve İsrail gibi 28 ülkeyi içine alan Avrupa Doğu Bölgesi Endüstri Mühendisliği Direktörlüğü rolünü üstlendi. 2018 yılından bu yana “UPS Türkiye Genel Müdürü” olarak şirketin Türkiye’deki faaliyetlerinin, iş geliştirme operasyonlarının, strateji ve destek faaliyetlerinin liderliğini yürütüyor.

“Türkiye’de aynı anda yurt içi ve yurt dışı kargo hizmeti sunan tek lojistik şirketiz”

UPS Türkiye’nin hizmet alanı ve bölgesi hakkında bilgiler veren Kılıç, “UPS olarak yolculuğumuz 1988’den beri aktif olarak Türkiye’deki şirketlerin ihracat gönderilerini taşıyarak başladı.” dedi. Kılıç, şöyle devam etti; “2009 yılında buradaki acentemizi satın alarak Türkiye’ye organik giriş yaptık. İki bine yakın çalışanımız ve geniş organizasyon ağımız bulunuyor. Uluslararası lojistik ve teslimat faaliyetlerimizle Türkiye’de hizmet vererek, ülkemizin ihracatının gelişimine destek oluyoruz. Ana işimiz; Türkiye’de ihracat yapan ve ihracat potansiyeli olan şirketlerimizi, 220 ülkeye yayılan global ağımız içerisindeki potansiyel alıcılarla buluşturmak.”

Bu sayede KOBİ’lerin ihracat faaliyetlerine olanak sağlayarak, Türkiye’nin ihracattaki yükselişinde doğal bir kaldıraç görevi üstlendiklerini anlatan Kılıç, “Bununla birlikte 81 ilimizdeki varlığımızla özellikle ihracat yapan müşterilerimize uçtan uca bir hizmet vermek amacıyla yüksek kaliteli tamamlayıcı bireysel lojistik çözümleri de sunuyoruz. Türkiye’de aynı anda yurt içi ve yurt dışı kargo hizmeti sunan, deniz, hava ve kara yolunu kullanan bunun yanı sıra depoculuk hizmeti veren tek lojistik şirketiyiz.” dedi.

“Hız, önemli bir odağımız”

UPS’in e-ticaret ve e-ihracat odaklı hizmetleri ve çözümlerinden de bahseden UPS Türkiye Ülke Müdürü, şu bilgileri paylaştı; “Farklı ihtiyaçlara göre dinamik bir şekilde sürekli geliştirdiğimiz ürün portföyümüz, perakende ve e-ticaret müşterilerinin ihtiyaçlarına başarıyla hizmet veriyor. Müşterilerimize; günü belli Standart, saati belli Ekspres ve etkin iade hizmetlerinden oluşan hızlı, güvenilir ve kapsamlı paketler sunuyoruz. Bu süreçte hız, önemli bir odağımız. Örneğin; akşam 20.00’de Türkiye’den aldığımız bir paketi ertesi sabah saat 9.00’da New York’taki bir adrese teslim edebilen bir global ağa sahibiz.”

UPS müşterileri; World Ease, World Ship, Ouantum View, Internet Shipping, Campus Shipping gibi hizmetlerimizden faydalanabiliyor. Bununla birlikte müşteriler, 2021 yılında Türkiye’de geliştirilen “UPS Smart” gibi teknolojik yazılımları kendi sistemlerine entegre ederek, UPS ile gerçekleştirdikleri tüm lojistik operasyonu takip edebiliyor. Ayrıca, yurt içi ve yurt dışı gönderiler için etiket hazırlayabiliyor, kurye çağırabiliyor, raporlama yapabiliyor ve teslimat süreçlerine müdahale edebiliyorlar. Aynı zamanda müşteriye bildirimler yollayabiliyor ve kendi çalışanlarına görev atayabiliyorlar.

“Başarı hikâyeleri için ilham vermeye devam ediyoruz”

UPS Türkiye’nin deneyimli ismi Burak Kılıç’ın verdiği bilgilere göre, http://www.ups.com.tr/Smart/Login adresi üzerinden Türkçe bir platform olarak hizmet veren UPS Smart uygulaması, kullanım kolaylığı ve hızı sayesinde yurt içi ve ihracat gönderileri konusunda müşterilere benzersiz bir deneyim sunuyor. Uygulama, ihracat gönderisi hazırlarken varış ülkesinde çıkabilecek vergi ve harçlarını hesaplama ve Elektronik Ticaret Gümrük Beyannamesi (ETGB) formunun dijital olarak hazırlama imkânları da sunuyor. Kılıç, “Bu uygulama ile müşteriler başarı hikâyelerini devam ettirmelerine ve yenilerini eklemek için onlara ilham vermeye devam ediyoruz.” dedi.

Burak Kılıç, şöyle devam etti; “Ek olarak yurt dışında geçerli olduğu ülkelerde teslimat sürecini daha da kolaylaştıran UPS My Choice servisimiz ile müşteri memnuniyetini artırıyoruz. Online alışveriş yapanların satın aldıkları ürünlerin teslimat sürecinin kontrolüne yardımcı olmak amacıyla perakendecilere ücretsiz olarak sunduğumuz bu servisimiz sayesinde tüketiciler, ayrıntılı takip durumu güncellemeleri ile gönderilerini takip edebiliyor.”

Kılıç, “Gönderinin ulaşması planlanan günden bir gün önce e-posta veya mesaj yoluyla bir teslimat uyarısı gönderiyoruz ve eğer müşterimiz için teslimat günü saati uygun değilse, teslimatı yeniden yönlendirme veya tarihi değiştirme seçenekleri sunuyoruz. Farklı bir seçenek olarak bazı ülkelerdeki müşterilerimiz ayrıca gönderilerini iş yerlerine, komşularının evine veya mahalledeki marketler, akaryakıt istasyonları gibi yakındaki bir UPS Access Point™ konumuna tekrar yönlendirebiliyorlar.” sözlerini kaydetti.

“Esnek teslimat süreçleri tüketicilerin ana beklentileri arasında”

UPS
UPS Türkiye Ülke Müdürü Burak Kılıç

E-ticaret teslimatlarının geleceğine ilişkin de değerlendirmeler yapan Kılıç, şöyle devam etti; “eMarketer araştırma şirketine göre, dünyanın dört bir yanındaki tüketiciler, 2020 yılında yüzde 27,6 oranında büyüyen rekabetçi bir perakende pazarı olan e-ticaretten yararlanıyor. E-ticaretin salgınla beraber devamlı ve yukarı yöndeki büyüme eğilimi insanları çevrimiçi alışverişe yönelmeye zorluyor. Bu trend tüm satın alma davranışlarımızı da yeniden şekillendiriyor. Tüketiciler e-ticaret serüvenlerinde teslimat sürecinde hız ve güven bekliyorlar. Hızlı olan ve taahhütlerini yerine getiren firmalar rekabet açısından ayrışıyor.”

UPS tarafından gerçekleştirilen Online Alışveriş Alışkanlıkları Araştırması’na da değinen Kılıç, internet üzerinden alışveriş yapan Avrupalı tüketicilerin yarıdan fazlasının (yüzde 52) online ürün seçimi yaparken teslimat seçeneklerinin sayısını en önemli kriter olarak gözettiğine işaret ederek, şunları belirtti; “Avrupalı tüketicilerin yüzde 75’i iade durumunda ücretsiz kargo imkanının önemli olduğunu söylüyor. Ek olarak, kargo bedellerinin eve teslimata kıyasla daha düşük olması halinde, tüketicilerin yüzde 63’ü, süre uzasa dahi alternatif bir teslimat mahalline yapılan sevkiyatlara yöneliyor. Bu sonuçlara baktığımızda lojistik süreçlerindeki maliyetleri tüketiciye yansıtma noktasında farklı bir strateji izlenmesi ve esnek teslimat süreçleri tüketicilerin ana beklentileri arasında. Bu beklentiler teslimat süreçlerini de yeniden şekillendirecektir. Öte yandan, teknolojik gelişmeler ve dronelar ile akıllı gönderi teslimat süreçleri daha çok hayatımıza girmeye başlayacaktır.”

Burak Kılıç, Türkiye’de KOBİ’lerin hızlı ihracata ilgisi ve KOBİ’lere sundukları desteklerle ilgili de değerlendirmeler yaptı. Kılıç, “Yine aynı UPS araştırmasına göre; internet üzerinden alışveriş yapanlar artık daha mobil, küresel düşünüyorlar ve sanal pazar alanına daha çok yöneliyorlar. Öte yandan internetten alışveriş yapan Avrupalı tüketicilerin yüzde 71’i kendi ülkelerinin dışındaki perakendecilerden alım gerçekleştiriyor. Bu tablo, bizim açımızdan çok büyük bir ihracat ve ticaret potansiyelini gösteriyor.” ifadelerini kullandı.

“Türkiye ürettiği değerler ile muazzam bir potansiyeli temsil ediyor”

“Ticaret Bakanlığı verilerine göre; Haziran-Aralık 2020 dönemi için, yani 6 aylık bir dönem için ülkemiz genel ihracat rakamı 108 milyar 71 milyon dolar iken, aynı dönemde e-ihracat rakamımız 1 milyar 421 milyon dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu 6 aylık dönemde e-ihracatın genel ihracata oranı ise sadece yüzde 1,3 oldu. Bu oran, dünyada yaklaşık yüzde 4,4 seviyesinde. Bu noktada, Türkiye sahip olduğu ve ürettiği değerler ile muazzam bir potansiyeli temsil ediyor. Bu potansiyeli ortaya çıkarmalı ve katma değere dönüştürebilmeliyiz. Devlet teşvikleri, uygulamalar ile her gün çok daha fazla KOBİ e-ihracat yapmaya başlıyor.”

“UPS olarak ihracat alanındaki tüm faaliyetlerinde çözüm ortağı olarak KOBİ’lerimizi destekliyoruz.” ifadelerini kullanan Kılıç, şöyle devam etti: “Örneğin; KOBİ’lerin ve girişimcilerin ihracat potansiyellerini keşfedebilmesi ve e-ihracat sürecinde önlerine çıkabilecek engelleri ve çözümleri çok daha önceden görebilmesi için T.C. Ticaret Bakanlığı ile Export Akademi programını hayata geçirdik. Bu projemiz ile Türkiye’nin dört bir yanını gezerek KOBİ’lere sanal pazarlarda hesap yönetimi, online ödeme yöntemleri, e-ihracatta gönderi paketleme, dijital pazarlama, gümrük mevzuat çözümleri gibi konularda eğitimler verirken aynı zamanda onlarla başarılı ihracat hikayelerini de paylaşıyoruz.”

Kılıç, sözlerinin devamında şu bilgileri paylaştı: “Öte yandan, kadınların sınırları aşmasına, zorlukların üstesinden gelmesine ve işletmelerini küresel pazarlara genişleterek yeni gelecekler oluşturmalarına destek olmak amacıyla UPS Kadın İhracatçı Programı’nı hayata geçirdik. Projeyi sahiplenen pek çok paydaşımızla beraber kadınlara yeni pazarlara ulaşma, girişimcilik, tedarik zinciri yönetimi gibi eğitimler verirken; mentörlük, öğrenme ve bilgi paylaşımı için destekleyici ağ yaratma; ihracatta en iyi uygulamalar, ticaret politikaları ve yeni pazar fırsatları konulu e-öğrenme ve atölye çalışmaları gibi fırsatlar da sunuyoruz. Yüz yüze yaptığımız bu iki programı pandemi şartlarında çevrimiçi olarak gerçekleştirmeye başladık.”

“İhracat prosedürlerini yalınlaştırıyoruz”

Hızlı ihracat özelinde KOBİ’lere bazı tavsiyelerde bulunan Kılıç, “Türkiye’den yurt dışına yapacağınız bir satışta KDV hariç fatura tutarı 15 bin avrodan az ve satışa konu olan malların ağırlığı 300 kg’den hafif ise, bu ihracat ‘hızlı ihracat’ olarak yapılabilir. Devletimiz KOBİ’lerin daha çok ihracat yapmalarını teşvik etmek amacıyla hızlı ihracat prosedürlerini normal ihracat prosedürlerine kıyasla daha basit tutmuştur. Bu uygulama, KOBİ’lerimizin ihracat faaliyetlerinde hayatlarını kolaylaştıran bir çözümdür.” bilgilerini verdi.

Kılıç, devamında şunları ifade etti; “UPS olarak ETGB (Elektronik Ticaret Gümrük Beyanı) düzenleme yetkimiz ile söz konusu gönderilerin ihracat prosedürlerini yalınlaştırıyoruz. Hiçbir basılı evraka ihtiyaç duymadan, müşterilerimizin gönderilerini dünyanın farklı noktalarından sipariş veren müşterilere ulaştırabiliyoruz. Bu gönderileri tıpkı İstanbul’dan Ankara’ya yapılan kısa mesafeli yalın bir ihracat süreci gibi gerçekleştirebiliyoruz. ETGB’li hızlı ihracat sayesinde KOBİ’lerimiz gümrük müşavirliği (beyanname) ve ardiye ücreti ödemelerine gerek kalmıyor, herhangi          bir vekaletname gerektirmiyor. KOBİ’lerimiz gönderilerinin KDV iadesini alabiliyor ve dahası evrak işleriyle uğraşmayıp zamandan tasarruf etmelerini sağlıyor.”

Avrupa’daki vergi reformu sonrasında oluşturulan IOSS platformunun da KOBİ’lere avantaj sağladığına dikkat çeken Kılıç, “Türkiye’deki bir ihracatçının yaptığı e-ihracat gönderilerinde (mal   bedeli 150 avronun altında olan tüm gönderilerde) KDV süreçlerini de sanki yerel bir iş yapıyormuş gibi düzenlemesini sağlayan bir kolaylıktır. ETGB hızlı ihracat ve IOSS gibi hizmetler sayesinde ihracat süreçleri kolaylıkla yönetilebilmektedir.” diye konuştu.

“Tüm taahhütleri sağlayan bir ürün rakiplere karşı avantajı büyütecektir”

Kılıç, e-ticaret firmalarına lojistik ya da teslimat konularında bazı önerilerde de bulundu. Kurumsal e-ticaret platformlarının yanında çevrimiçi pazar alanlarının oldukça önem kazandığına işaret eden Kılıç, “Bu noktada, pazar alanlarında rekabet şartlarına uyum sağlamak oldukça önemli bir hal aldı. Firmaların bu şartlara uyum sağlaması gerekiyor. Çünkü son tüketici, bu platformlarda ihtiyacına yönelik onlarca çözüm sağlayıcısını aynı anda görebiliyor. Hızlı gönderi de dahil olmak üzere farklı gönderi seçenekleri, güvenli paketleme ve tüm taahhütleri sağlayan bir ürün rakiplere karşı avantajı büyütecektir.” diye konuştu.

“Yatırımlarımızla farklı pazarlar ve ihracatçılar arasında köprü oluşturmaya devam ediyoruz”

Kılıç, UPS’in Türkiye’deki yatırımlarını da anlattı. UPS olarak Türkiye’de, İstanbul Havalimanı’na bir yatırım yaptıklarını ve İGA yönetimi ile 25 yıllık bir sözleşme imzaladıklarını hatırlatan Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı; “Yaptığımız yatırımlarla ülkenin büyüme hedeflerine katkı sağlamak amacıyla farklı pazarlar ve ihracatçılar arasında köprü oluşturmaya devam ediyoruz. İstanbul Havalimanı’nın devreye girmesiyle Türkiye’deki birçok operasyonumuzu buradaki merkez üzerinden gerçekleştirmeye başladık. Böylelikle müşterilerimize daha fazla hız ve ihracat performansı taahhüt ediyoruz. Bu tesis, ihracatçılar için UPS’in kapasitesini 4 kat artıracak. İstanbul Havalimanı’ndaki yatırımımız sayesinde, 220 ülkeye olan ihracat fırsatını hız ve kapasitemizi yükselterek sunmaya devam ederken işletmelerin işlerini büyütmeleri için verdiğimiz desteği artırmış olduk.”

Gün
Saat
Dakika
Saniye

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Editor Seçimleri

İlginizi Çekebilecek Haberler

Mubadala Getir
Markalar

Getir’in Mubadala’ya devri onaylandı!

Hızlı teslimat ve e-ticaret platformu Getir, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli yatırım şirketi Mubadala’ya devrediliyor. Rekabet Kurumu, Mubadala’nın devir başvurusunu onayladı.

Days
Hours
Minutes
Seconds