WORLDEF e-ticaret liderler topluluğu ECOM LEADERS CLUB (ELC) tarafından düzenlenen Vision Talks’ta “Kişisel Markalama” konusu ele alındı. ELC öncülüğünde düzenlenen Vision Talks’ta, The Digital 360 Kurucu Ortağı Özge Karadaş’ın moderatörlüğünde StalkMe! Kurucusu Billur Ertuğrul konuk oldu. ELC Dijital Platform’da online ortamda canlı olarak yayınlanan etkiliğin online altyapısı Focus On Event (Foevent) tarafından sağlandı. Kapalı devre özel etkinlik Vision Talks’a sadece ELC üyeleri katılabiliyor.
“Başkalarının algısını kontrol edemeyiz; ama etkileyebiliriz”
Kişisel markalama uzmanı Billur Ertuğrul, Türkiye’nin ilk kişisel marka ajansı StalkMe!’nin sporculardan diyetisyenlere, iş adamlarından girişimcilere kadar çok farklı insan grupları ile çalıştığını anlattı. Kişisel markalamanın 1960’lardan beri konuşulduğunu ifade eden Ertuğrul, “Kişisel markalama, insanların bizim hakkımızda ne konuşmasını istiyorsak bunu yönetmekle ilgilidir. Başkalarının bizimle ilgili algısını kontrol edemeyiz ama bu algıyı etkileyebiliriz.” sözlerini kaydetti.
“Kişisel markalamayı konuşuyorsak bunun sebebi sosyal medyadır”
Kişisel markalamanın çeşitli aşamaları olduğunu anlatan Ertuğrul, bunlar arasında en önemli aşamanın “online tool” aşaması olduğunu vurguladı. Bu aşamada internet sitesi ve sosyal medya kanalları gibi mecraların bulunduğunu ifade eden Ertuğrul, şu bilgileri verdi;
“Kişisel markalamanın gelişmesinin en önemli sebebi sosyal medyadır. Sosyal medyada sıradan insanlar kendilerini sunmaya öğrendi. Sosyal medya ilk kez bireye vurgu yapmayı mümkün kıldı. Sosyal medyanın zararları konuşulur ama aslında sosyal medya fırsat eşitliği sağladı. Kendini gösterme hakkı hep güçlü insanlardaydı, sahnede hep onları izledik. Sosyal medyadaki fırsat eşitliği sayesinde sıradan insanlar olarak o sahneye çıkma hakkımız oldu. Sosyal medya insanlara ‘daha fazlasını yapabilirsin’ dedi. Bu sebeple bence kişisel markalamayı konuşuyorsak bunun sebebi sosyal medyadır.”
Ertuğrul, kişisel markalamanın diğer bir sebebinin “rekabet” olduğunu ifade etti. Sektörlerde çok yoğun bir rekabet olduğunu; bu rekabetçi ve agresif ortamın hep devam edeceğini belirten Billur Ertuğrul, “O zaman farklılaşmaya ve ayırt edici olmaya ihtiyacımız var.” dedi.
“Z kuşağı sosyal CEO’lar görmek istiyor”
Billur Ertuğrul, kişisel markalama ekseninde Z kuşağının önemine işaret etti. “Z kuşağı bir şeyler istiyor ve bekliyor.” diyen Ertuğrul, şöyle devam etti; “Z kuşağı artık pazara geldi e yeni talepler getirdiler. Sosyal medyaya entegre oldular. Şimdi Z kuşağı yöneticileri sosyal medyada görmek istiyor. Bir araştırmaya göre Z kuşağının yüzde 70’i ‘ben CEO’ları sosyal medyada görmek istiyorum’ diyor. ‘Bireysel ilgi alanlarımı paylaşan CEO’lar beni etkiler’ diyorlar. Sosyal CEO’ların şirketi çok daha iyi yönettiğini ve bu şirketlerin daha güvenilir olduğunu düşüyorlar.”
“Yöneticilerin mutlaka kişisel markalaması olmalı”
Ertuğrul, “Üst düzey yöneticilerin mutlaka kişisel markalaması olmalı. Güçlü yetenekler güçlü liderler arıyor. Sosyal medyası güçlü bir CEO’nun şirketinde çalışmak daha caziptir. Yatırımcılar bu şirketlere yatırım yapıyor.” diyerek, özellikle sosyal medyada bir markalama oluşturulmasına dikkat çekti. Ertuğrul, “Bu bir yolculuk! Önemli olan bu işin ilk önce farkındalığını kazanmak. Bu sihirli bir değnek değil; ama bir yerden başlamak gerekiyor. Bizimle beraber hayat boyu devam edecek bir markayı kurmak gerekiyor.” sözlerini kaydetti.
