Resmi olmayan verilere göre, Türkiye’de 2023 yılında e-ticaret ekosisteminde yüzde 100’lük büyüme, 1,6 trilyon TL’lik hacim ve 533 milyar adet sipariş öngörülüyor. Giderek büyüyen sektörde güçlü ve köklü bir aktör olarak yer alan idefix, 1990’lı yıllardan bu yana e-ticaret yetenekleri ve sunduğu yeniliklerle öncü bir rol üstleniyor. Platformun 2022 yılında başlattığı dönüşüm devam ederken; hem ürün gamını hem satıcılarını hem de aktif kullanıcı sayısını giderek artırıyor. Sektörde rekabette tecrübesi ile öne çıkan idefix, 2022 yılından bu yana ürün gamını geliştirerek, sektörün büyük oyuncularından biri haline geldi. idefix Pazaryeri ve E-Ticaret Genel Müdürü Önder Oğuzhan, markanın dönüşümünü ve hedeflerini değerlendirdi.
Kitap harici listelenen ürün sayısı 3 milyona yaklaştı
idefix Pazaryeri ve E-Ticaret Genel Müdürü Önder Oğuzhan, son iki yıldır devam eden idefix’in dönüşümünü tamamlamak üzere olduklarını belirterek, “2022 yılından beri yaşadığımız dönüşüm ile kitap sektöründeki önderliğimizi farklı sektörlere de taşıyarak, ürün gamımızı genişletmek için projelerimize devam ediyoruz. Bir senelik bir geliştirme sürecinden sonra 2023 Haziran ayında idefix’i yeni platformuna taşıdık. Bu dönüşümde ürün yelpazemiz yaklaşık 200 bin kadar kitap ürünü olan bir marka iken, bugün kitap harici olarak 2,5 ila 3 milyona yaklaşan bir ürün gamımız var.” sözlerini ifade etti.
“2024 sonuna kadar 20 kat büyüme hedefimiz var”
Oğuzhan, “Kitap ve kırtasiyeden yola çıkarak; oyuncak, anne-bebek, elektronik, spor-outdoor ve süpermarket ile birlikte sayısız ürünlerini de listelemeye başlayan idefix, 2024 yılı için de birçok yeni kategoriyi bulunduracaktır. Bu dönüşümdeki en önemli etkimiz, sağlayabildiğimiz ürün yelpazesinin üzerine koyabilecek satıcılarla çalışmak, onların da ürünlerini aslında bizim platformumuzda satabilmelerini sağlamaktı. Sekiz ay gibi kısa bir sürede yaklaşık 3 bine yaklaşan satıcıya ulaştık. 2022 yılından itibaren 2024 yılı sonuna kadar 20 kata kadar büyüyecek bütçe ve ciro hedefimiz bulunuyor. Hızlı büyümemizi devam ettirmek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Müşterilerimiz okuyan, entelektüel ve sadık bir kitle”
“Eski nesillerin de bildiği bir marka olması itibarıyla çok sadık bir müşteri kitlesine sahibiz.” diyen Oğuzhan, şunları kaydetti; “Müşterilerimiz okuyan, entelektüel ve sadık bir kitle! Biz bu müşteri kitlemizi hem yeni ürünlerimize yönlendirmek hem de yeni müşteriler kazanmak için bu yola çıktık. Müşterilerimizin bir güzel özelliği de kadın-erkek dengesine sahip bir müşteri kitlesi olması. Türkiye’de okuyan, bir konuya ilgi duyan, dergi karıştıran birçok kullanıcının bir şekilde idefix’ten yolu geçmiştir. Biz de bu geniş müşteri kitlemizden faydalanmak istiyoruz.”
“idefix’i çok şanslı buluyoruz”
E-ticaretin sadece bir teknoloji platformundan oluşmadığını, çevresinde pek çok ekosistemi de barındırdığını ifade eden Önder Oğuzhan, şöyle devam etti; “E-ticaret teknoloji, deneyim ve ürünlerin elektronik bir ortamda müşteriye ulaştırılması ama daha sonrasında önemli bir operasyona ihtiyacımız var. Bunun da ötesinde çok güçlü bir pazarlama-iletişim gücüne ihtiyacımız var. Bu noktada idefix’i çok şanslı buluyoruz. Çünkü büyük bir medya grubumuz var, bir kargo şirketimiz ve yanında yılların oturmuş operasyonu var. Bunların da ötesinde bir mağazacılık tecrübemiz var.”
“Geliştirmelerimizi tamamen yerli ve iç kaynaklarımızla yapıyoruz”
Organizasyonu grubun içinde çok hızlı büyüyecek şekilde planladıklarını anlatan idefix Pazaryeri ve E-Ticaret Genel Müdürü, “Bir teknoloji firması olarak bu yapılanma içinde gördüğümüz güzel olan taraf ise, üst yönetimimizin yarısının, tüm çalışanlarımızın yüzde 50’sinden fazlasının kadınlardan oluşması… Onların vizyoner bakış açısının kuruma çok büyük artılar getireceğine inanıyorum. Bir başka rekabetçi özelliğimiz de grubumuzun teknolojik ve dijital pazarlama güçlerinden faydalanarak geliştirmelerimizi tamamen yerli ve iç kaynaklarımızla yapıyor olmamız. Kullandığımız iç kaynakların bu platformu sıfırdan geliştirmesini, ülkemizde ve dünyada rekabetçi olacak bir firma haline getirmesini arzuluyoruz.” şeklinde konuştu.
“E-ticaret yavaş yavaş perakendeye yaklaşan bir konuma gelecek”
E-ticarete ilişkin öngörülerini de paylaşan Oğuzhan, şu değerlendirmeleri yaptı; “Dünyada e-ticaret sektörü hızla büyümeye devam edecektir. 2019-2020’de Türkiye’de e-ticaretin perakendeye oranını konuşurken yüzde 5-6’ları telaffuz ediyorduk. Pandemi ile çok hızlı bir şekilde yüzde 19-20’lere çıktı. Dünyada bu rakam uzun yıllardır yüzde 30’ları geçmiş durumda. Artık yüzde 50’lere yaklaşan rakamlardan bahsediyoruz. Aslında e-ticaret yavaş yavaş perakendeye yaklaşan bir konuma gelecek. Tabii ki mağazacılığın da devam edeceğini düşünüyorum; bazı ürünlerin görülmesi, dokunulması gerek; ama e-ticaretin geniş kitlelere çabuk ulaşımı, dağıtım ağının etkinliği, maliyetteki avantajlarıyla büyümenin hızla devam edeceğini düşünüyorum.”
“Satıcılarımızı birçok açıdan destekliyoruz”
idefix tarafından satıcı ve müşterilere sunulan avantajlara da değinen Oğuzhan; “Pazaryeri olduktan sonra en çok önem verdiğimiz konular, müşteri deneyimi ve bunu destekleyen teknoloji… Aynı zamanda müşterimize ulaştırabileceğimiz ürünleri sağlayabileceğimiz satıcılar da çok önemli. Dolayısıyla satıcı-müşteri dengesini, deneyim ilişkini çok iyi kurmak gerekiyor. Biz satıcılarımızı birçok açıdan destekliyoruz. Onların bize katılmalarında, ürünlerini yükleyebilmelerinde, sergileyebilmelerinde, teknoloji entegrasyonu safhasında ve ilk satış dönemlerinde kargo tarafında dahi elimizden gelen desteği veriyoruz. Bu yaklaşımımızla 8 ay gibi bir sürede çok hızlı bir kazanım elde ettik. Amacımız, hem satıcımızı hem de müşterimizi mutlu etmek.” sözlerini ifade etti.
“E-ticaret KOBİ’lerin önünü açtı”
Dünyada ekonominin bel kemiğinin küçük ve orta işletmeler (KOBİ) olduğuna işaret eden Önder Oğuzhan, şunları vurguladı; “Bu işletmelerin en büyük sorunu sermayeye ve pazarlara ulaşım. KOBİ’ler, yetersiz sermaye ile pazarlama ve dağıtım tarafında geniş coğrafyalarda etkin olamadı. E-ticaret bu konuda onların önünü açtı. E-ticaret sayesinde çok hızlı bir şekilde ürünlerini dünyanın birçok yerine ulaştırabilme özgürlüğüne sahip oldular. Ülkemizin ekonomisi için de bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. E-ticaret geliştikçe, daha yeni servisler ürettikçe, daha kolay pazarlama ve dağıtım teknikleri geliştirdikçe bence küçük ve orta işletmeler ve dolayısıyla ekonomimiz de gelişecektir.”
Oğuzhan, sözlerini şöyle tamamladı; “Türkiye’nin ihracat potansiyeli çok fazla. İhracatın büyük bölümünü oluşturan tekstil, tarım, otomotiv, yan sanayi gibi sektörlerde birçok KOBİ, uluslararası pazarlarda yer bulmakta güçlük çekiyor. Pazaryeri ekosistemi bu tür firmalara çeşitli avantajlar sunuyor. Bu sayede başka konularda da ülke olarak ihracatımızı geliştirmek mümkün olacaktır.”
