Ara
Close this search box.

İstanbul Ticaret Odası, üyelerine e-ihracat semineri düzenledi

e-ihracat

Türkiye’den e-ihracat yapanlar için yeni dönemde hedef pazarların Afrika ve Ortadoğu olması uzmanlar tarafından öne sürülürken, firmaların bu pazarlara yönelik çalışmalarını artırması hedefi ile İstanbul Ticaret Odası da bu süreci üyelerine tanıtmak için ‘İhracat ve e-İhracatta Dijitalleşme Süreçleri’ başlıklı seminer düzenledi.

Açılış konuşmasını İTO Yönetim Kurulu Üyesi Giyasettin Eyyüpkoca’nın yaptığı seminere, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Münir Üstün de katıldı.

‘Dijital dönüşüm, küçük ve orta ölçekli işletmelere yeni fırsatlar sunuyor’

İTO’nun 700 bin üyesiyle daha fazla ticarete ve ihracata odaklandığını belirten Giyasettin Eyyüpkoca, “Türkiye’nin ihracatı her sene yeni bir rekor kırıyor. Bu rekorlar üyelerimiz sayesinde gerçekleşiyor” dedi.

Geleneksel ihracat yöntemlerine ek olarak, e-ihracatın da giderek daha büyük önem kazandığına dikkat çeken Eyyüpkoca, şöyle konuştu: “Dijital dönüşüm, küçük ve orta ölçekli işletmelere yeni fırsatlar sunarken, büyük şirketlerin de uluslararası pazarda rekabetçi kalmasına yardımcı oluyor.

Eyyüpkoca, e-ihracatın temel avantajlarından birinin, şirketlerin ürün ve hizmet satışında coğrafi sınırları ortadan kaldırması olduğunu belirtti.

İTO Yönetim Kurulu Üyesi Giyasettin Eyyüpkoca, bir web sitesi veya e-ticaret platformu üzerinden ürün ve hizmetlerin satılabilmesinin, şirketlerin küresel pazarlara erişim sağlamasına ve rekabet edebilmesine olanak tanıdığını ifade ederek, “Bu da ihracatçıların müşteri tabanını genişletmelerine ve gelirlerini artırmalarına olanak tanır. Artık İstanbul’dan Konya’ya ürün göndermek ile ABD’nin bir eyaletine ürün göndermek arasında fark kalmadı. Bu yüzden ürün tanıtımını iyi yapmamız gerekiyor.” diye konuştu.

‘E-ihracat işlemleri hızlandırır ve maliyetleri düşürür’

E-ihracatın bir diğer avantajının da maliyet ve zaman tasarrufu olduğunu vurgulayan Eyyüpkoca, “Geleneksel ihracat yöntemlerinde, ürünlerin taşınması, gümrük işlemleri ve lojistik süreçler gibi birçok aşama bulunur. Ancak e-ihracatta bu aşamaların birçoğu dijital olarak yönetilir. Bu da işlemleri hızlandırır ve maliyetleri düşürür. Ayrıca, sanal ortamda gerçekleşen işlemler, ticaret süreçlerini izlemeyi ve verileri analiz etmeyi kolaylaştırır.” dedi.

Eyyüpkoca, e-ihracatta güvenlik ve ödeme sistemlerinin de büyük öneme sahip olduğunun altını çizdi. Şirketlerin güvenilir ve siber saldırılara karşı korumalı bir e-ticaret altyapısı kurmalarının önemini belirten Eyyüpkoca, başarılı e-ihracatın temel şartlarından birinin, farklı ülkelerden yapılan ödemelerin güvenli ve sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilmesi olduğunu ifade etti.

Dijital pazarlama ile marka bilinirliği artırılabilir

Tepeseo Kurucu Ortağı Gizem Aksoy Köksal, dijital pazarlama stratejileri sayesinde şirketlerin hedef pazarda marka bilinirliğini artırabileceğini söyledi.

Uluslararası bir web sitesi oluşturarak, yerel dilde içerik sunulmasını tavsiye eden Aksoy, “Böylece şirketler hedeflenen ülkelerdeki potansiyel müşterilere ulaşabilir ve marka imajını güçlendirebilir. Bir şirket, hedeflediği ülkelerdeki potansiyel müşterilere ulaşmak için dijital pazarlama kanallarını kullanabilir. Örneğin, SEO, SEM, sosyal medya reklamları, e-posta pazarlaması gibi yöntemlerle hedef kitleye ulaşılabilir.” dedi.

Köksal, dijital pazarlamanın, uluslararası pazarda rekabet analizi yapmak için de kullanılabileceğini söyleyerek, şirketlerin, dijital pazarlama araçları ve analizlerini kullanarak rakiplerini izleyebileceklerini, hedef pazardaki tüketici davranışlarını anlayabileceklerini ve pazar trendlerini takip edebileceklerini belirtti.

 5 adımda dijitalleşme

Gizem Aksoy Köksal, ihracatı dijitalleştirmek için izlenebilecek 5 adımı ise şöyle özetledi: “Her ülkenin yerel e-ticaret platformlarına yönelin. İhracat için dijital pazarlama stratejileri oluşturun. Uluslararası müşterilerinizin güvenli ödemeler yapabilmeleri için çeşitli ödeme yöntemleri sunun. Lojistik süreçlerinizi optimize edin. Verileri analiz edin ve iyileştirme yapın.”

‘Firmaların pazar sayılarını çoğaltması gerekiyor’

Toplantıya katılan UPS Kargo Satın Alma Müdürü Kazım Kadri Utangan ise ABD’de vergi muafiyetinin ürün başına 800 dolar olduğunu hatırlatarak, bunun KOBİ’ler için büyük bir fırsat olduğunu söyledi.

Utangan, “Türkiye’de e-ihracat yapanların ilk hedef pazarı genellikle ABD fakat yeni dönemde Afrika ve Ortadoğu hedef pazar haline gelebilir. Bu yüzden firmaların pazar sayılarını çoğaltması gerekiyor” dedi.

Pazaryerlerinin satılmayan ürün çöplüğüne dönüştüğünü söyleyen Utangan, “Birçok e-ihracat platformu satılmayan ürünlerle dolu. Ürünlerinizi iyi analiz edip iyi pazarlayın.” diye konuştu.

E-ihracata başlarken dikkat edilmesi gerekenleri sıralayan Utangan, “Arama motoru optimizasyonu (SEO) iyi yapılmalı. Ürün fotoğrafları çekici olmalı. Alıcı pazaryeri dışına yönlendirilmemeli (sadık müşteri portföyü oluşturulmalı). E-dükkanda yeterli ürün olmalı. Ürün eksik bilgi içermemeli, olumlu yorumlar (review) olmalı. Doğru fiyatlandırma politikası ve doğru lojistik partner seçilmeli.” dedi.

E-ticarette dikkat edilmesi gerekenler

Beykent Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi İbrahim Uzpeder, e-ticarette karşılaşılabilecek sorunları aktardı. Uzpeder, güvenlik endişeleri, lojistik sorunları, yasal engeller ve teknolojik alt yapı süreçlerinde olumsuz durumlar yaşanmaması için dikkat edilmesi gerekenleri açıkladı.

Uzpeder, e-ticarette dikkat edilmesi gerekenleri şöyle açıkladı:

Güvenlik endişeleri: Online alışveriş yaparken, müşterilerin kişisel ve finansal bilgilerini paylaşmaları gerekir. Bu durum, güvenlik endişelerine yol açabilir. Veri sızıntıları, kimlik avı (phishing) saldırıları ve dolandırıcılık gibi güvenlik sorunları, e-ticaretin itibarını zedeler ve tüketici güvenini azaltabilir.

Lojistik sorunlar: E-ticaret işletmeleri, ürünlerin müşterilere hızlı ve güvenli bir şekilde ulaştırılmasını sağlamak zorunda. Lojistik ağın etkin bir şekilde yönetilmemesi, teslimat sürelerinin uzamasına, ürün kayıplarına veya hasarlara neden olabilir. Bu da müşteri memnuniyetini olumsuz etkiler.

Yasal engeller: Her ülkenin farklı e-ticaret yasaları ve düzenlemeleri bulunuyor. İşletmelerin bu düzenlemelere uymaları gerekir. Farklı ülkelerdeki vergi politikaları, gümrük prosedürleri ve tüketici koruma kanunları gibi faktörler, e-ticaret işletmeleri için ek yasal ve düzenleyici zorluklar oluşturabilir.

Teknolojik altyapı: E-ticaretin başarılı olabilmesi için hızlı ve güvenilir internet bağlantısı gerekir. Ancak bazı bölgelerde, yetersiz altyapı veya düşük internet hızları bu süreci olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, bazı kullanıcılar için çevrimiçi alışverişe erişim sağlamak veya teknolojiyi kullanma becerilerini geliştirmek zor olabilir.”

Gün
Saat
Dakika
Saniye

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Editor Seçimleri

İlginizi Çekebilecek Haberler

Days
Hours
Minutes
Seconds