Sahadaki teslimat, kargo, kurye şirketlerinin yüzde 90’ından fazlası teknoloji tüketen şirketlerden oluşurken, PackUpp, sıfırdan geliştirdiği yazılımı ile yeni nesil teslimat deneyimi sunuyor. Üç farklı dikeyde hizmet veren marka; e-ticaret perakende, online market ve yemek siparişleri teslimatlarında aktif olarak çalışıyor ve büyüyor. Marka, e-ticaret perakendeden spor ürünlerine, kitaplardan zücaciye ürünlerine kadar çok farklı ürün segmentinde hizmet verebiliyor.
PackUpp Kurucu Ortağı ve CEO’su Semih Emre Özcan, markanın kuruluş hikayesini ve hedeflerini WORLDEF E-Ticaret’e anlattı. PackUpp’ın global stratejileri nelerdir? Hızlı teslimatta zaman sınır var mıdır? PackUpp, otonom teslimat sistemlerinde nerede konumlanıyor? Bu ve benzeri birçok sorunun cevabını Semih Emre Özcan’dan aldık!
PackUpp fikri nasıl doğdu?
Semih Emre Özcan, 2019 yılı ortasında, pandemi döneminde Rıdvan Göçemen ile birlikte iki ortak birlikte çalışmaya başladıklarını belirterek, “Baktık ki e-ticaret çok hızlı büyüyor. Kargo ve kurye sektörü Türkiye’nin en büyük ilk üç sektöründen biri. Diğer taraftan teknoloji ve dijitalleşme çok fazla kullanılmıyor ve globalde de böyle bir dönüşüm var. Biz de buna öncülük etmek adına çalışmaya başladık” dedi.
Özcan, “Yazılımımız hazırdı, müşteriler vardı ve üç farklı noktaya değinerek ilerledik, Birincisi; teknoloji ve dijitalleşme… Yani teslimat tarafında en iyi teknolojiyi sunmayı hedefleyen bir şirket olduk. İkinci olarak; müşteri memnuniyeti… Çalıştığımız bütün müşterileri maksimum memnuniyet seviyesine çekmeyi hedefledik. Üçüncüsü de; hizmet kalitesi… En iyi hizmeti sunmayı hedefleyen bir şirketiz. Şu an üçünü de gerçekleştirmiş durumdayız.” ifadelerini kullandı.
“Pandemi öncesi kurulduğumuz için, hem teknoloji hem operasyon hem yetkinlik açısından pandemiye hazır girdik.” diyen Özcan, “Pandemide çok fazla yeni şirket sisteme dahil oldu; ama maalesef teknolojiyi ve operasyonu iyi yönetemedikleri için piyasadan çekildiler. PackUpp, yoğunluğa doludizgin devam ediyor. Pandemi etkisiyle e-ticaret çok yükselişe geçti. Teslimatın ne kadar önemli olduğu vurgulanmış oldu. Biz de o dönemde ürünlerin hızlı teslimatını sağladık. E-ticaret perakende, market ve yemek teslimatları çok hızlı büyüdü. Biz de bunun etkisiyle ve iyi kurduğumuz yazılım ve operasyon sistemi ile çok hızlı büyümeye başladık ve büyümeye devam ediyoruz.” sözlerini kaydetti.
“Yazılımımız canlı bir organizma gibi”
Özcan, PackUpp’u rakiplerinden ayıran özellikleri de şöyle sıraladı; “Tamamen teknoloji odaklı teslimat şirketiyiz. Teknolojiyi kendimiz üretiyoruz. Müşteri panelleri, yönetim panelleri, optimizasyonlar, algoritmalar, sahada sürücülerin kullandığı uygulamalar, kullanıcıya yapılan bilgilendirme ekranları vs. gibi komple bir sistem ortaya çıkardık. Bunu düzenli olarak geliştiriyoruz. Yazılımımız canlı bir organizma gibi. Her geçen gün yeni modüller ve geliştirmeler ortaya çıkıyor. Teknolojiyi çok iyi kullandığımız için zamanlamalara daha iyi uyabiliyoruz. Yüzde 99’un üzerinde doğru zamanda teslimatlar sağlıyoruz; hatta yüzde 99,9’un üzerinde. Böyle olduğu zaman müşteri memnuniyeti, hizmet kalitesi ve dijital bir hizmet deneyimi sunmuş oluyoruz. Bununla beraber de global ve lokal çok sayıda müşterimiz var. Hedefimiz; yurt dışı operasyonlarımızı açmak.”
Hızlı teslimatta maksimum süre ne kadar olabilir?
Semih Emre Özcan, başlıktaki soruyu şöyle cevapladı: “Son kullanıcı tarafında ürün ne kadar hızlı gelirse o kadar iyidir. Ama dünyada bu bakış açısı değişmeye başladı. Bu kadar hızlı teslimata gerçekten ihtiyaç var mı, bakış açısındalar. Bizim uyguladığımız teslimat gibi değil, ‘ultrafast’ gibi 10 dakikada, 15 dakikada, 30 dakikada olan teslimatlara bakış açısı değişiyor. Artık bu sistem sorgulanır hale geldi; çünkü çok maliyetli ve ‘gerçekten bu kadar acil teslimata ihtiyaç var mı’ bakış açısı doğmaya başladı. Biz onun için çalıştığımız e-ticaret firmalarına farklı teslimat opsiyonları sunuyoruz. Aynı gün teslimat, sonraki gün teslimat, üç saatte teslimat ya da aynı saat teslimat gibi… Çok daha hızlısı hem maliyetler hem sürücülerin güvenliği açısından uygun değil.”
“Firmaların ellerini müşterilerine karşı güçlendiriyoruz”
PackUpp’ın hizmetlerini e-ticaret özelinde değerlendiren Semih Emre Özcan, “E-ticaret firmalarının elini güçlendiriyoruz.” diyerek, şu bilgileri paylaştı: “Eskiden internette bir ürünü beğendiyseniz hemen almak isterdiniz; çünkü erişim çok zordu. Artık dönem öyle değil yani yeni jenerasyonla beraber bir ürünü onlarca sitede bulabiliyorsunuz. Bir ürünün on farklı sitede fiyatları benzer seviyelerde zaten. Bundan sonra müşteriyi yakalayabileceğiniz ilk nokta, teslimat noktasıdır. Müşteriye ne kadar hızlı ve iyi bir teslimat deneyimi sunarsanız, müşteriyi sürekli sizden alışveriş yapan müşteri haline getirirsiniz. Bizim çalıştığımız firmalar da, fiyattan sonra müşteriyi elde tutma deneyiminin teslimat deneyimi olduğunu düşünüyor. Bu sebeple bizimle çalışmayı tercih ediyorlar.”
Özcan, firmaların e-ticaret sitelerini güçlendirdiklerini ve hızlı teslimat seçenekleri eklediklerini belirterek, “Çalıştığımız farklı teslimat tipleri var; aynı gün teslimat, üç saatte teslimat, aynı saat içerisinde teslimat gibi… Firma müşterisine hangi tip teslimat sunmak istiyorsa bizden o teslimat tipini alabiliyor, hepsini de sunabiliyor. Farklı opsiyonlarımız var ve çalıştığımız firmaların ellerini müşterilerine karşı güçlendiriyoruz.” ifadelerine dikkat çekti.
“Türkiye’de sektörü dönüştürmüş durumdayız”
Teslimat teknolojilerinde öncü firmalardan olan PackUpp’ın CEO’su Özcan, şöyle devam etti: “2010 yılının başlarında internet kullanımı ve dijitalleşme daha yeniydi. 2010-2020 yılları arasında şirketlerin dijitalleşmesi tamamlandı. 2020 yılı itibari teslimat sektöründe dijitalleşme başladı. Biz de Türkiye’de bunun öncülüğünü yapıyoruz. Eskiden kargolar 1, 3 veya 5 günde gelebilirdi; hatta hiç gelmeyebilirdi. Artık biz belirli saatlerde çalışıyoruz. Son kullanıcılar paketlerini canlı olarak izleyebiliyorlar. Teslimat sonrasında yorumlama ve puanlama yapabiliyorlar. Evde değillerse ‘komşuma bırak’ özelliğini kullanabiliyorlar. Bunun gibi tamamen teknolojik ve dijital özellikler getirdik. Türkiye’de sektörü dönüştürmüş durumdayız. Artık çok hızlı büyüyen bir yapıdayız.”
Hızlı teslimatta müşteri memnuniyeti ödülü
Semih Emre Özcan, teslimatlarda her türlü arcı kullandıklarını ifade ederek, “Yazılımımız tüm araç tiplerine uygun. 2020’de elektrikli scooter ile de teslimata başlamıştık; ama devlet uygun görmedi ve şu an bu araçlarla teslimat yapamıyoruz. Burada bizim için en önemlisi hizmet kalitesi ve müşteri memnuniyeti. Şu an Türkiye’de birinci sıradayız. Hızlı teslimatta müşteri memnuniyetini en hızlı sağlayan firma olarak ödül aldık. Hatta dördüncü çeyrekte birinciyiz” şeklinde konuştu.
Özcan, sözlerinin devamında şunları kaydetti: “Bizim için en önemlisi; sahada karşılaştığımız zorluklar ve aştığımız zorluklar. Sahadaki sürücülere verilen eğitimler. Sahadaki sürücüleri iyi eğitmeniz lazım. Teknolojiyi ve dijital hizmeti çok iyi kullanmaları lazım ve bu hizmeti son kullanıcıya sağlaması lazım, Çok nazik ve kibar olması lazım. Şimdi e-ticaretten alışveriş yaptığınızı düşünün. Herhangi bir tezgahtarla veya ürünü anlatabilecek biriyle muhatap olmuyorsunuz, ürüne dokunamıyorsunuz, arada hiçbir sıcak iletişim yok. O firmayla kurduğunuz bağ, size teslimata gelen sürücünün vermiş olduğu hizmet. Sürücü orada çok iyi bir iletişim sağladığında, paketiniz zamanında geldiğinde artık markayla bağınız kuvvetleniyor. Biz de aslında tam olarak bunu sağlıyoruz. Firmalarla son kullanıcılar arasında teslimat tarafında bir bağ kuruyoruz, köprü görevi görüyoruz ve bununla birlikte firmayla son kullanıcıyı güçlendirerek ilerletiyoruz.”
“PackUpp’ın geleceği otonom bir teslimat!”
Otonom teslimat modellerine de değinen Semih Emre Özcan, “Jenerasyonlar değişiyor. PackUpp, yenilikçi bir firma. Onun için tüm yenilikleri yapmak gibi bir hedefimiz var. Drone ile teslimat dediğimiz zaman Türkiye’de çok uygun değil. Yönetmelikler ve kanunlar buna çok izin vermiyor ki dikey yapılaşmadan dolayı da bu çok uygun olamıyor. Diğer taraftan, otonom teslimat aslında teslimat sektörü haricinde görebileceğiniz tüm sektörler otonomlaşıyor. Biz de yazılımımızı ona göre kuruyoruz. PackUpp’ın geleceği otonom bir teslimat!” ifadelerini kullandı.
E-ticaretin çok hızlı büyüdüğüne işaret eden Özcan, “Türkiye’de son 5 yılda yüzde 800 büyüme oldu. Pandemi buna çok hızlı bir etki yaptı. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde yüzde 700 bantlarında büyüme öngörülüyor. Türkiye’deki toplam e-ticaret kullanıcılarının toplam nüfusa oranı yüzde 30-40 bandında. Yani Türkiye’de e-ticaret tarafında gidilecek çok yol var. Onun için PackUpp’ın e-ticarette hızlı teslimatta potansiyeli hala çok yüksek. Yurt dışında çok daha büyük potansiyeller var. Bu sebeple PackUpp’ın global potansiyeli de çok yüksek.”
Semih Emre Özcan’dan girişimcilere tavsiyeler
- Girişimcilikte büyük bir rekabet var. Kendinizle, piyasayla sürekli rekabet ve mücadele içinde olmanız lazım. O tutkuyu ve azmi korumanız gerekiyor. Çelik gibi bir yapıda olmanız gerekiyor.
- Girişimci dünyasında çok iyi ve kötü şeylerle karşılaşılıyor. Girişimci olmak için azmi ve tutkuyu sürekli koruyabilmek gerekiyor.
- Kendinizi çok iyi geliştirmiş olmanız gerekiyor. Girişimci; finansı, muhasebeyi, satışı, pazarlamayı ve operasyonu iyi bilmeli. Her departmandan iyi deneyimler elde etmiş olmak önemli.
- İş geliştirmeyi çok iyi yapmış olmanız lazım. Yurt dışında iş bağlantıları kurup, çalışmış olmanız lazım.
- Girişimci olmak komple deneyim ve komple eğitim fayda sağlıyor.
